Mustafa Çokay’ın Gözüyle Enver Paşa

Aşağıda okuyacağınız makale Mustafa Çokay tarafından “Orta Asya ve Sovyet Rusya’da Enver Paşa” başlığıyla kaleme alınarak, 15 Haziran 1923 tarihli ‘Doğu-Batı’ (Orient et Occident) isimli bir Fransız dergisinde yayımlanmıştır. Makale Çokay’ın çok mühim tespitlerini içermektedir. Enver Paşa’nın Moskova ile ilişkileri, Türkistan’da niçin başarısız olduğunun sebeplerini ortaya koymaktadır. Dönemin Türkistan aydınlarının kendisine yazdığı mektuplarla verdikleri bilgiler çerçevesinde Enver Paşa’yı değerlendiriyor.

Orta Asya ve Sovyet Rusya’da Enver Paşa

Mustafa Çokay

Bolşevik gazetelerindeki haberler ile Türkistan ve Afganistan’dan gelen mektuplara göre Enver Paşa, 4 Ağustos 1922 tarihinde Doğu Buhara’nın Belcuvan kasabasında vefat etmiştir. Osmanlı Ordusu Başkomutanı’nın bir Bolşevik kampında bulunması, Enver Paşa’nın rakiplerini şaşırtmamıştı. Onlar, bu durum karşısında, ‘Enver Paşa’dan herşey beklenir’ dediler. Moskova ile iki yıl süren iyi ilişkilerinin ardından Enver Paşa, Orta Asyalı ihtilal karşıtlarının yanında yer aldığında da aynı durum söz konusu olmuştu.

Bazılarına göre Enver Paşa, Bolşevik desteğini Orta Asya Müslümanlarının bağımsızlığı uğruna kullanmak istedi. Pravda gazetesine göre, daha önce öldürülmüş olan Cemal Paşa dâhil bazı kişiler, Enver Paşa’nın bu hareketini ‘şöhret düşkünlüğü ve popüler olma hırsı olarak değerlendirmişlerdi.’ Pravda gazetesinin ifadesini örnek verdim; çünkü bunları 1922′de Avrupa’da Cemal Paşa’yla yaptığımız görüşme sırasında kendisi aynen söyledi.


Хақан Отыншы Ыстамбұлда Еске Алынды

2012 жылы 21 сәуір күні Астанада дүние салған Хақан (Ахан) Отыншы үшін 13 мамыр күні Ыстамбұлда ас берілді. Ыстамбұл Гүнешлі Қазақкент аулында Қожа Ахмет Яссауи діни қорында берілген аста сауабы Хақанның аруағына бағышталып құрандар оқылып дұғалар істелді. Марқұмның барған жері ұжмақ, жатқан жері торқа болғай!

Белгілі болғандай Лондонда тұратын электорника саласының маманы, ғылым докторы Хақан өткен жылы қыркүйек айынан бері Астанадағы Назарбаев техникалық университетінде сабақ беруде еді.


TURKIYA QAZAQTARINDA ORNI TOLMAS QAZA

Istambul qalasinda turatin jane qazaqtin ani men kuyin Turkiya men Evropa qalalarinda bergen konsertterimen tanitip jurgen jane bir neshe annin avtori Mustafa Buyurgan uzaq avruvdan keyin 53 jasta 2012 jili 2 mamir kuni duniye saldi. Alla aldinan jarilqasin, bargan jeri ujmaq bosin. Jaqin tuvistarina konil aytip qaygilarina ortaqtasamiz.



Bul onin songi fotolarindan biri. Avirip jurgende 2011 jili 25 qazan kuni Qazaqstannan kelgen qonaqtarmen birge uyine barip angimelesip qaytqan edik. Otken apta Gunesli Qazaqkenttegi uyine Parijden kelgen Cengiz Oruc agamiz jane ariptesi Besir Ahmet Kosemen birge barip konilin surap shiqqan edik. Tagdir solay. Dam tuz tavsilgannan keyin oni bir sekund ari beri jiljituvga bolmaydi.


Onin magan unaytin jeri muvzika onerimen juyeli turde aynalisti. Ekevmiz siylastiq. Onin “Turkiye Kazaklarinin Sevilen Sarkilari” degen atpen anderin de 2002 jili Istambulda kitap qip shigaruvina komek bergen edik.




Sonda kitaptin artqı muqaba betinde onin omir jolin bilay dep tanistirgan edik:

“MUSTAFA BUYURGAN KİMDİR

1958 yılında Konya’nın İsmil kasabasında dünyaya geldi. Çocukluğundan itibaren müziğe ilgi duydu. Çevresinde müzik dersi alabilecek birinin olmayışı sebebiyle kendi kendini yetiştirdi. Türkiye Kazaklarının en önde gelen dombra üstadları Sarımolla                ve Carmuhammet’in çaldığı ezgileri Kazakistan sanatçılarının eserleri kayıt edilmiş kasetleri dinleyerek dombra çalmasını öğrendi.

1980’den itibaren Rahmi Oruç Güvenç’in yönetimindeki müzik grubu TÜMATA’nın çalışmalarına ve konserlerine katıldı.

1984 yılında Konya’da Asya Türk Müziği Araştırma grubu ASTÜM’un içerisinde yer aldı. Konya Kültür ve Turizm müdürü Faruk Güner Özkan’ın İzmir Klasik Türk Müziği başkanlığına atanmasıyla 1987 yılında bu grup çalışmalarına son vermek zorunda kaldı.

1990 yılından itibaren İstanbul’a yerleşen Mustafa Buyurgan Rahmi Oruç Güvenç ve Bünyamin Aksungur ile birlikte çalışmakta olup, çeşitli konserlere katılmaktadır. 1999 senesi Nisan ayında Bremen radyosunun daveti üzerine Almanya’ya gitmiş ve burada çeşitli sempozyumlara katılmış, 2001 yılında Berlin’de TÜMATA grubu ile beraber konserler vererek, Kazak musikisinin tanıtımına katkıda bulunmuştur.

Dombra’nın yanı sıra saz ve ud da çalabilen Mustafa Buyurgan evli ve üç çocuk babasıdır.”

Sonimen qatar osi joldar jazilgan muqaba betke onin fotosi kerek boldi. Sonda onin minaday fotosin tusirgen edik:

Osi joldarda aytilganday Evropa elderi men Turkiyanin turli qalalarinda TUMATA tobimen birge barip qazaqtin ani men kuyin tanitip qaytqan edi.


Qosh bol Mustafa. Bargan jerin jannat bolgay!


Qurmetpen,

Istanbul,
Abdulvahap Kara


Шетел Қазақтарын ақпараттық органдарда айтып түсіндіріп беретін қауымдастық қайда?

Құрметті апайым Ботагөз,

Хатыңызға үлкен рахмет. Жеке басым сізді, Талғат ағамды сыйлаймын. Сіздердің де мені сыйлайтындарыңызға еш күмәным жоқ.

Әсіресе Талғат Асылұлы жеке адам ретінде маған ұнайды. Ақ көңіл, жақсы адам. Әрқашан мені жылы жүзбен қарсы алады.

Бірақ мәселе жеке байланыстарда емес. Қазақстан мүддесі, ел мүддесі әрқашан жеке бастың мүддесінен алда болу керек.


Kürtçe

Доцент, жаратылыс ғылымдарынын докторы Хақан Одұнжы (Ахан Отыншы) Ұлы Британияда медициналық электроника саласында маман ғалым еді. Кардиф университетінде жұмыс істейтін (Ол туралы қараңыз http://mespru.research.glam.ac.uk/staff/hoduncu/)

Елім деп, Қазақстаным деп Астанада Президент Нұрсұлтан Назарбаев қазақ теxникалық ғылымын үлкен белеске шығару барысында ашқан Назарбаев университетіне үлес қосу үшін жұмыс істеп жүргенде сәуір айынын 21-і күні 44 жаста кенет дүние салды.

Бұл ер азамат үшін, патриот үшін, елін сүйген ғалым үшін үлкен мәртебе. Ислам діні ғалымның сиясы, шәйіттің қанынан да қасиетті дейді. Хақан әрі ғалым, әрі отаны үшін жанын пида қылган шәйіт.

22 сәуір күні Ыстанбұлда тұратын атасы Ғани Одұнжының үйіне барып көңіл айттым. Құрметті ата, өте байыпты, салмақты да салқын қанды. Құдайдың жазғаны, тағдыр солай екен деп белді бекем буып отыр.


Шетелдегі қандастар Қазақстанның халықаралық деңгейдегі имиджін көтеруге атсалысуда

 

АЛМАТЫ. 2006 jılı Желтоқсанның 8-і. ҚазАқпарат /Қуанышбек Қари/ – Түркиядағы қандасымыз, Мимар Синан университетінің доценті, тарих ғылымдарының докторы Әбдіуақап ҚАРА еліміздің тәуелсіздігі жайында былай толғайды: – Қазақстан тәуелсіздігін жариялап жатқан кезде, Германияның Мюнхен қаласында «Азаттық» радиосында қызмет істеп жүр едім. Бүкіл редакциядағы 11 азамат оны жүрекжарды қуанышпен қарсы алдық.

Өзіңізге белгілі, кеңестік елдер ішінде Қазақстан 14-ші болып өз тәуелсіздігін жариялады. Оған дейін біздің алаңдағанымызды көрсеңіз. Қазақстан тәуелсіздігін жариялау кезегінен қағылып қалар ма екен деген қауіп басым түсіп жатты. Қалай болармен, таң атып, кеш батқан кездер болды. Бірақ, көп күттіріп жарияланған тәуелсіздік хабарын естіген кезде, жүрегіміз жарыла жаздады. Соны естіген сәтте көңіл тасып, көзге жас іркілді. Сөйтіп көптен тілеген берекелі қуанышқа кенеліп, жырғап, жасадық та қалдық. 

Сөйтіп қазақ елі өз тәуелсіздігін жариялап, Түркия және Еуропа елдерінде қазақтардың барлығы үлкен ырыс, қуанышқа бөленді. Еуропалық қазақтар, өшкені жанып, өлгені тірілгендей күй кешті. Бұрын жетім бала сияқты жүрген болсақ, Қазақстан тәуелсіздік алғаннан кейін әкемізді тапқандай арқаланып қалдық. Құдай тағала, қазақ халқын осы жетістігінен екінші айырмағай деп тіледік.


TÜRK DÜNYASININ BÜYÜK KAYBI: Rahmankul Berdibayev (1927 – 3 Nisan 2012)

Geçen sene Mayıs ayında Türkoloji sempozyumu için Türkistan şehrine gidince Rahmankul atamı da ziyaret etmeyi ihmal etmemiştim. Maşallah 84 yaşında olmasına rağmen hala zihni berraktı, okuyor, olayları takip ediyordu. Gıpta etmiştim.

Bu ne azim ve ilme düşkünlük diye. Hatta benim dergi ve gazetelerde Kazakça çıkan makalelerimi bile takip ettiğini söylüyordu. Daha sonra evin üst katındaki kütüphanesini apamız (ninemiz) gezdirdi.


Selçuklu Kültür Mirası ve Kazakistan

4 Nisan 2012 Perşembe günü Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nin Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Öğrenci Kulbünün düzenlediği “Cengiz Dağcı Paneline” katıldım. Panelden sonra Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilal Yücel ile Yrd. Doç. Dr. Emin Eminoğlu TRT’de Cengiz Dağcı belgeselleriyle çok büyük bir çalışmaya imza atan Zafer Karatay ve Sivaslı yayıncı IQ Kültür Sanat Yayınevi sahibi ve bizim Cengiz Dağcı kitabımızı yayınlayan Adem Sarıgöl ile bizi şehrin tarihi mekanlarını gezdirdi. Kendilerine teşekkürlerimi arz ediyorum. Doğrusunu söylemek gerekirse Sivas şehrine ve Selçuklu sanatına hayran kaldım. Bu konularda bir çok bilmediğimizin farkına vardım.

Maalesef Selçuklu’nun yüksek tarihi ve kültürü 600 yıllık muazzam bir tarih yazan Osmanlı tarih ve kütürünün gölgesinde kalmışa benziyor. Elbette Osmanlı’yla gurur duyalım, çok araştıralım ama diğer tarihlerimizi de ihmal etmeyelim.


Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde Cengiz Dağcı Paneli

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde Cengiz Dağcı Paneli ve Fotoğraf sergisi belgesel gösterimi yapıldı.

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Topluluğu’nun düzenlediği Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Abdulvahap KARA  ve Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye temsilcisi ve Emel Vakfı Başkanı Zafer KARATAY’ın sunumlarıyla “Kırımlı Yazar Cengiz DAĞCI” konulu panel ve fotoğraf sergisi 5 Nisan 2012 tarihinde üniversitenin Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Panel öncesi Kültür Merkezinde Cengiz Dağcı KIRIM konulu bir fotoğraf sergisi açılışı yapıldı. Emel Kırım Vakfı’nın katkılarıyla hazırlanan fotoğraf sergisinin açılışını Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Dökmetaş yaptı.  Cengiz Dağcı Belgeseli, Cengiz Dağcı’nın hayatı ve eserlerinin kapak fotoğraflarının, Kırım’ın eski ve günümüzü yansıtan fotoğrafların yer aldığı sergi de ayrıca, fotoğraf sanatçısı Berkant Çolak’ın Vatan Sürgünü Kırım konulu fotoğraflarından örnekler ile ressam R. Eminov’un sürgün koleksiyonun fotoğrafları yer aldı.


«Отчизны любимый и любящий сын»

Послесловие к презентации турецкого издания книги

В дни работы Сеульского саммита, где Глава государства Нурсултан Назарбаев в очередной раз привлек внимание мировой общественности новыми инициативами в области ядерной безопасности, в Турции с большим успехом прошла презентация книги начальника Канцелярии Президента Республики Казахстан Махмуда Касымбекова «Halkini seven, halkin sevdiĝi önder» (название в оригинале – «Отчизны любимый и любящий сын», в русском переводе книга имеет название «Первый»), изданной на турецком языке. В ней приняли участие губернатор Стамбула, депутаты парламентов, видные ученые и общественные деятели обеих стран.

Презентации сопутствовало мощное информационное сопровождение: начиная с газеты Zaman с ее миллионным тиражом, многие авторитетные издания Турции разместили статьи и фоторепортажи о событии, а по главным телеканалам страны прошли соответствующие новостные сюжеты. Сегодня мы предлагаем вниманию читателей приведенный с некоторыми сокращениями перевод статьи одного из участников презентации, известного ученого, профессора Стамбульского университета искусств Мимар Синан, доктора Абдиуахапа Кара.